06 Eylül, 2011

Film: Lolita (1997)

Salı, Eylül 06, 2011 Gönderen Berna Arslan , , , 6 yorum

"Lolita, hayatımın ışığı, kasıklarımın ateşi.
 Günahım, ruhum, Lo-Li-Ta; Dilin ucu damaktan dişlere doğru üç basamaklık bir yol alır,
 üçüncüsünde gelir dişlere dayanır. Lo-Li-Ta"


Bir önceki yazıdan sonra ilginç bir tesadüf olacak, şu aralar Lolita romanını okumaktayım. Henüz romanı okumadan kısa bir süre önce 1997 tarihli film versiyonunu izlemiştim. Yazarı Vladimir Nabokov olan romanın sinemaya uyarlanmış iki önemli versiyonu bulunuyor: İlki Stanley Kubrick tarafından 1962 yılında çekildi, ikincisi ise Adrian Lyne tarafından 1997'de beyazperdeye uyarlandı.

Romanda Lolita, gerçek adıyla Dolores Haze, 12 yaşında. Eğlenceye düşkün, başına buyruk, canlı bir kız. Kocasının ölümünün ardından dul kalan annesiyle pek anlaşamıyor. Annesinin amacı da kızını yatılı okula gönderip bir an önce ondan kurtulmak. Romanın ana karakteri ise Humbert Humbert takma ismiyle bize yaşadıklarını artık bulunduğu hapishaneden ve birinci elden anlatan Lolita'nın saplantılı aşığı. Kendi tabiriyle küçük "supericiklerinin" hayranı olan Humbert, Lolita'ya ulaşmak için tüm hayatını düzenliyor ve elinden geleni ardına koymuyor. Kendisini yakışıklı ve çekici bulduğunu her fırsatta dile getiren Humbert yaşadıklarını ironik bir dille anlatıyor. 


1997 tarihli filmin başrol oyuncuları

Kubrick'in versiyonunu izlemedim ama Lyne'ın filminin kitabın kara mizahını yansıtamadığı eleştirisine katılıyorum. Başrollerinde Jeremy Irons ve çekim esnasında 15 yaşında olan Dominique Swain yer alıyor. Irons her zamanki gibi oyunculuğuyla seyirciyi etkiliyor, saplantılı adam rolünün hakkını veriyor; ancak rolü romandaki Humbert Humbert karakterinin biraz dışında görünüyor. Kitapta gördüğümüz kendini beğenmiş, kendine güvenen karakter yerine biraz daha güvensiz, karanlık bir kişilik görüyoruz. Bu arada filmde Lolita'nın yaşı 14 olarak gösteriliyor. Film, kitaptaki birçok ilgi çeken cümleyi de senaryoya yedirmiş görünüyor. Özellikle de başlangıç ve bitiş cümleleri aklınızda kalacak cinsten. Filmdeki Clare Quilty karakteri beklendiği gibi antipatik, ancak biraz absürt bir tarafı var; bu yüzden filmin geri kalanı normal bir ciddiyet içindeyken, Quilty'yi içeren sahnelerin hafif absürtlüğü bence filme uyum sağlamıyor. Film vizyona girdiği zaman Irons'ın bir röportajını okumuştum, tüm set ekibinin kendisinden rolü sebebiyle nefret ettiğini söylüyordu. Filmin imdb puanı 6.8. 

Kubrick'in Lolita'sı


Kubrick'in filmini izlemedim, şu anda imdb'deki puanı 7.7. Filmin başrollerinde James Mason ve Sue Lyon var. Filmde Clare Quilty karakterine aşırı yer verildiği ve filmin neredeyse bu karakter etrafında şekillendiği söyleniyor. Ancak birçok izleyici kitabın ironisinin filmde başarılı bir biçimde yansıtıldığı konusunda hemfikir. 

Son olarak ergenliğin ilk yıllarındaki (11-14) bireylere ilgi duyma kavramına İngilizce'de hebephilia adı veriliyormuş. 

6 yorum:

Adsız dedi ki...

ben bir seyi anlamadim .filmin sonunda humbert lolitanin evine gider ve ona onunla olmesini soyler ve lolitada bunun mumkun olmadiqini ve clare (adini tam bilmiyorum oyun yazariydi filmde) donmeyi tercih ederim diyor ama cunter onu kapi disari etmisdi ama humbert onu delicesine seviyordu humberte karsi nifreti neden? onu hastanede birakip gitmeside anlamsiz belkide filmin bazi yerlerini kesmisler ondan tam her seyi anlamak olmuyor ben youtubeda filmin kesilen bazi yerlerini gordum ama filmde gostermiyorlardi o yerleri ..kac gundur dusunuyorum ama cevap bulamiyorum yemek yerkende dusunuyorum neyse bi de ben Azeriyim Turkcem iyi olmaya bilir ))biliyorsaniz lutfen yazin((

BBÖ dedi ki...

1997 yılındaki filmi diyorsanız aslında Humbert Lolita büyüdüğü için artık ona karşı olan eski ilgisini kaybetmiş gibiydi, çünkü küçük kızların sesini duyduğunda onlardan etkilendiğini anlıyorduk. Lolita'nın Humbert'a karşı nefret duyduğunu sanmıyorum, ama duysa bile bu oldukça anlaşılır olurdu, nihayetinde istismara uğramış diyebiliriz onun için.

Adsız dedi ki...

TESEKKURLER.ama neden hastanede clare la gitdi humberti birakip ...filmin sonunda da humbert clare evine gidip onunla gelmesini istedi ama o clare donmeyi tercih edeceyini diyor ama clare onu kapi disari etmisdi . bence humbert ilgisini kaybetmemisdi lolita kaybetmisdi )

Adsız dedi ki...

bir sey demediniz ...

BBÖ dedi ki...

Yoruma dayalı bir konu, ben de size net bir yanıt veremeyeceğim.

SevaHus dedi ki...

Sorunuzun uzerinden baya zaman geçmiş belki tekrar seyretmissinizdir ama yine yazayim fikrimi:-) Evet adamdan nefret etmesinin nedeni üvey baba olarak ona yaptiklaridir. Aslinda yazar burda bir ikilem.olusturmuş: bir tarafta babayi kişkirtip kendine bagimli kilan tutkulu bir kiz, diger tarafta mustehcen hisler yashayan adam. Clare fimin sonunda öldurulen yaşli yonetmendir, Lolitayi elinden aldigi için öldurur Humbert onu. Ama Lolita zaten ondan da sıkılmıştır ve sıradan bir işçi adamla evlenmiştir. Onu hastanede birakip gitmesi de aslinda.Lolitanin plani, aslinda hasta olmuyor, adama kaçmak icin plan yapmistir. Filmin.başlarinda Lolitan'in adami kişkirtma nedeni ise grçinemediği annesini kislandirip dengede tutmak içindir. Değişik bir filmdi