23 Ocak, 2013

482 - İyi eğitim sistemi nasıl olur: Finlandiya örneği

Çarşamba, Ocak 23, 2013 Gönderen Berna Arslan , , 11 yorum

Yapılan araştırmalara göre Finlandiya'nın eğitim sistemi dünyadaki en başarılı eğitim sistemi. Ülkesinde eğitim reformu yapmak isteyen yetkililer Fin eğitim sistemini araştırıp kendilerine örnek alıyorlar.

Bu sistemin temelinde yatan iki önemli ve değerli unsur şöyle sıralanıyor:
  • Her okula eşit derecede kaynak dağıtımı yapılıyor. Okulun yeri veya kimlerin kaydolduğu önem taşımıyor.
  • Her çocuğun kanunlarla sağlanan çeşitli hakları var. Bunlar arasında okul öncesi eğitim ve geniş kapsamlı sağlık hizmetleri sayılıyor. Ayrıca her okulun çocukların mutluluğundan sorumlu bir ekibi bulunuyor.

Fin eğitim sisteminin neden bu kadar başarılı olduğuna gelince ülkemizde göremediğimiz ve eğitim sisteminin temelini oluşturan bazı unsurların Fin sisteminde oturmuş olduğunu farkediyoruz. Öncelikle öğretmenlere büyük değer veriliyor. Toplum nazarında öğretmen olmak avukat veya doktor olmakla eş tutuluyor. Öğretmen olmak için alınacak eğitim de oldukça üst düzeyde. Araştırma odaklı yüksek lisans derecesi olmayan bir kişi öğretmenlik yapamıyor!

Sınıf öğretmenliğine başvuru o kadar yüksek ki, Helsinki Üniversitesi'nin 120 öğrenci alan sınıf öğretmenliği bölümüne 2012'de 2300 kişi başvuruda bulunmuş. Finlandiya'da öğretmenlik eğitimi veren sekiz üniversite bulunuyor ve hepsinin eğitim-öğretim seviyesi yüksek ve aynı kalitede.

Finlandiya'da yaşayan herkes için anaokulundan üniversiteye kadar eğitim ücretsiz. Okulları denetleyen kurumlar bulunmuyor, çünkü hepsi aynı kalite seviyesinde ve okullar bağımsız. Öğretmenler, bir dersin müfredatını oluşturmaktan, öğrencilerin seviyesini ölçmekten ve kendi eğitim verme şekillerini ve okulun genel başarısını artırmaktan sorumlu. 


Ülke çapında genel ölçme değerlendirme testleri uygulanmıyor. Zira sistem, başarılı olanın öne çıkması ve başarısızların ezilmesi üzerine kurulu değil. Eşitlik üzerine kurulu. Çeşitli ülkelerin eğitim sistemlerini inceleyen kurullar, kalitenin eşitlik ile birleştirilmesinin eğitimde en başarılı sonuçları sağladığını söylüyor. 

Fin eğitim sisteminin başarısını duyup incelemeye gidenler, okullarda son teknoloji aletler görmeyi bekliyorlar, fakat bu beklentileri boşa çıkıyor. Sınıflarda rahat ve resmi olmayan bir ortam mevcut.

Biz de Türk eğitim sisteminde öğretmen kalitesinin ve maaşlarının yükselmesini, özel okulların azalmasını ve eğitime daha çok kaynak ayrılmasını umuyoruz. Peki sizce gelişim için en önemli noktalar neler?

Kaynak:
http://www.washingtonpost.com/blogs/answer-sheet/post/what-the-us-cant-learn-from-finland-about-ed-reform/2012/04/16/gIQAGIvVMT_blog.html

Resim kaynak:
http://edudemic.com/2012/08/the-importance-of-pisa-rankings-for-countries/finland-education/
http://static.guim.co.uk/sys-images/Education/Pix/pictures/2011/11/17/1321531591147/Laakavuori-pupils-from-le-007.jpg

11 yorum:

Ledlebi dedi ki...

Keşke yapılabilse ama Türkiye'de hükumet asla eğitime o kadar bütçe ayırmaz.

Ancak, iyileştirmek adına belki şunlar yapılabilir;

- Yaşı almış yürümüş öğretmenler için sınavlar uygulanabilir. Öğretmenlik mesleğine devam edebilmek için belli bir puan üstünde alması gerekse, bilgilerini ve kullandıkları yöntemleri sürekli taze ve güncel tutmaları gerekir.

- 4+4+4 beraberinde ne getirir bilmiyorum ama, öğrencileri daha erken alanlara ayırıp, sadece öğretmen lisesi çıkışlılar üniversitede öğretmenlik bölümünü tercih etse ve öğretmen lisesinde daha fazla eğitim bilimleri derslerine odaklanılıp, yüksek öğretimde 1. sınıftan alan - metodoloji derslerine başlanabilir. Bu şekilde yeni mezunlar kendi alanlarına daha hakim olurlar.

- KPSS kesinlikle kalkmalı. Kendimden örnek vereyim.(ingilizce öğretmenliği mezunuyum) 4 sene eğitim gördük üniversitede ama öğretmen olmak için girilen sınavın gördüğümüz eğitimle alakası yok. Madem aldığım eğitim öğretmen olmamda yardımcı olmuyor, ne diye uğraşayım. (2013 kpss alan bilgisi içerek ama ne düzeyde olacağı bir muamma)

- Kıytırıktan bir formasyon eğitimi alınarak öğretmen olunmamalı.

- Dershaneler kaldırılmalı veya belli standartlar getirilmeli.

- Üniversiteler kendi alacakları öğrencileri kendi yapacakları sınavlar ile seçmeli.

- Yabancı kaynakları takip edebilmek için öğretmenlere ekstradan ingilizce eğitimi verilmeli.

- Artık klasikleşen, sınıfların mevcudu azaltılıp daha fazla öğretmen atanmalı.

Eğitim programında sürekli değişiklikler yapılıyor ancak bunlar yetmiyor. Kökten büyük değişiklikler lazım fakat bu da para demek ne yazık ki.

BBÖ dedi ki...

Size katılıyorum. Öğretmen bakış açısıyla yorum yaptığınız için teşekkür ederim.

Salur dedi ki...

bizim devlet halkinin cok harika bir egitim almasini ister mi ? onlarin kafada adam yetistirmek egitimin sistemimizin temel ilkesi , bu da fin sistemiyle olmaz bence :)

BBÖ dedi ki...

evet, bu gerçekten de her devletin isteyeceği bir eğitim politikası değil...

ayşen dedi ki...

blogunuzu bugün buldum. çok güzelmiş tebrikler. bu tür konuları görünce kendimi tutamıyorum ben de bir iki noktaya değinmek istedim.

türk eğitim sisteminin bana göre en büyük sorunlarından biri okulların kışla gibi olması. kılık kıyafet ve kurallara o kadar takıklar ki kimsenin eğitim sisteminin verimliliği üzerine düşündüğü yok.

çocuklar bilgileri sadece sınava kadar akıllarında tutuyor, sonra unutuyor. çünkü sistem öğrenmeye değil, yüksek not almaya odaklı. çocuklar kendilerine herhangi bir soru sorulduğunda cevap veremeyecek kadar özgüvensizler. çünkü eğitim sistemi ve türk kültürüne göre önemli olan kendi fikrini söylemek değil, doğru cevabı vermek. halbuki gidiş yolu da önemli :) bizim sistemimiz farklılıkları törpülemek, çoğunluğa benzetmek, herkesin beğenisini toplayacak şeyler söylemek, güçlünün yanında olmak ve hatta itaat etmek temeline dayanıyor. bu nedenle kazık kadar olsak da işin sonu kavgaya varmadan tartışmayı, başka fikirlere saygı duymayı, kışkırtılsak bile tahammüllü olmayı öğrenemiyoruz.

eğitim sisteminin başarısı kavramı hep daha çok net yapmak, ya da en çok ansiklopedik bilgiyi hafızada depolamak gibi algılanıyor. oyunlarda ve maçlarda kazanmaya değil zevk almaya odaklanan, başarısız olduğunda ağlamak/küsmek yerine karşı tarafı kutlayan, fikirlerini eleştirilme korkusu duymadan ifade edebilen, soru soran/bağlantı kuran ve aldığı cevapları sorgulayan, özgüvenli ve sosyal becerileri yüksek çocuklar yetiştiren sistemler başarılıdır. çünkü daha çok soru çözen değil başkalarına saygılı, etrafıyla uyumlu ve iyi ilişkiler geliştirebilen ve psikolojisi sağlam çocuklar mutlu olur.

düzgün bir eğitim sistemi için daha çok paraya ya da son model teknolojik aletlere ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum. doğru bilgi içeren kitaplar, yaratıcı aktiviteler ve psikolojik olarak sağlıklı ve resim, beden eğitimi ya da müzik derslerinde matematik sorusu çözdürmeyen, takdir, teşekkür ve rica etmeyi angarya olarak görmeyen öğretmenler yeterli.

Adsız dedi ki...

Finlandiya'nın pdr alanındaki çalışmaları hakkında bir fikriniz var mı? Ya da adı ne olarak geçiyor? Ödev için gerekli. Yardımcı olursanız seviniriz.

BBÖ dedi ki...

Bilemiyorum maalesef, kolay gelsin.

Adsız dedi ki...

teşekkür ederim. Bulabileceğim bir site biliyor musunuz peki?

BBÖ dedi ki...

Bilemiyorum

Ledlebi dedi ki...

Tam olarak ne aradığını bilemedim ama http://www.helsinki.fi/behav/english/studies/
Şuradan görüleceği üzere, rehberlik eğitimi veren fakülte 'Davranış Bilimleri Fakültesi' olarak geçiyor. Google'a ''School Counselling in finland'' bir kaç makale filan çıkıyor. İngilizceniz varsa göz atabilirsiniz. Böyle konularda türkçe kaynak bulması oldukça güç.

Adsız dedi ki...

teşekkür ederiz yapmaya çalışacağız çok sağoun..